CLOSE

Suggested:

    Ecevit dışında bütün liderler “Başkanlık” demiş..

    Ecevit dışında bütün liderler “Başkanlık” demiş..

    Erbakan'dan Özal'a, Türkeş'ten Demirel'e, Ecevit'ten Yazıcıoğlu'na kadar hemen hemen bütün liderler başkanlık sistemi ve sistem değişikliğine ilişkin görüşlerini kamuoyuyla paylaşmıştı..

    Bugün sizlere bu görüşleri aktaracağım..

    Eminim, tercihiniz konusunda size epeyce bir yardımı olacaktır..

    ÖZAL: SÜREKLİ PROBLEM VAR

    "Başkanlık sistemi diyorum ben..

    Başkanlık sistemi tabii Fransa gibi değil, daha çok Amerika'ya yakın..

    Sebebini şöyle tahlil ediyorum;

    Bakanların bizim tecrübelerimize göre parlamento dışından olması lazım..

    Çünkü 6 senelik parlamento hayatımda şunu gördüm; Bakanlarla milletvekilleri arasına devamlı problem giriyor..

    Çünkü Bakanın da milletvekilinin de seçim kaygısı var..

    Aynı yerde veya aynı grupta olmadıkları takdirde birbirlerine zıt hareketler yapıyorlar ve dejenerasyon başlıyor.."

    DEMİREL: BU SİSTEM İŞLEMİYOR

    "Benim içimde kalan ukdeler...

    İsterdim ki, siyaseten Türkiye Cumhurbaşkanını seçsin..

    Ben isterdim ki, Türkiye dar bölge seçimine gitsin..

    Halktan kopuk bir Cumhuriyet olmaz..

    Sistem işlemiyor, temsili sistem işlemiyor..

    Ben isterdim ki bunu yapabilelim, yapamadık..

    Ben aslında isterdim ki, Türkiye’de başkanlık sistemini yapalım..

    İçimde ukdedir, yapamadık..

    Çünkü devlet büyük, ülke büyük, halk çok dinamik..

    Biz bu ülkeyi idare edemiyoruz..

    Ülkeyi idare edememe gelip giden hükümetlerin kusuru da olabilir, içinde vardır, ama genelde sistemde değişiklik yapmamız lazım..''

    ERBAKAN: VERİMLİ VE SÜRATLİ

    Eski Başbakanlardan Necmettin Erbakan, genel başkanı olduğu Milli Nizam Partisi'nin programında şu değerlendirmeyi yapmıştı:

    "Daha hızlı kalkınmaya mecbur olan Türkiye’mizde devlet hizmetlerinin verimli, süratli ve kudretli yürütülebilmesi ve anayasamızın bünyemize intibakı bakımından daha mütekamil bir yapıya kavuşturulması ve tatbikattaki aksaklıkların giderilmesi için başkanlık sisteminin getirilmesini zaruri görüyoruz..

    İcra organının daha kudretli olması ve süratli çalışabilmesi için Reisicumhurun tek dereceli olarak halk tarafından seçilmesi ve icrai organın düzeninin başkanlık sistemine göre tanziminin yapılması gerekmektedir.."

    TÜRKEŞ: TEK BAŞKAN TEK MECLİS

    MHP eski Genel Başkanı Alparslan Türkeş, sistem değişikliğine ilişkin görüşlerine 1979 yılında yayımlanan "Temel Görüşler" adlı kitabında yer vermişti..

    Türkeş, kitabın, "Güçlü İktidar Güçlü İrade, Tek Başkan Tek Meclis Sistemi" başlıklı bölümünde, şu ifadeleri kullanmıştı:

    "Milliyetçi Hareket, tek başkan, tek meclis sistemini savunur..

    Çağımız kuvvetli, adil ve hızlı icra çağıdır..

    Türk milleti, dünya imparatorlukları kurduğu devirlerde kuvvetli, adil ve hızlı icra sistemini uygulamıştır..

    Kuvvetli ve hızlı icra, icra gücünün tek elde toplanmasıyla mümkündür..

    Bunun için tarih ve töremize uygun olarak başkanlık sistemini savunuyoruz..

    İcrayı, Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık olarak ikiye bölemeyiz..

    Her konuda bütünleşmeci olduğumuza göre, icranın başında da bütünleşmeci olmalıyız..

    Türk tarih felsefesi ve tarihinde icra organı hiçbir zaman bölünmemiş, yani tek bir başkan tarafından yürütülmüştür..

    Milliyetçi Türkiye'de de demokratik milli cumhuriyet ilkesi içinde başkan, Türk milletinin yürütme organının tek başı olacaktır..

    Tek başkan sistemine uygun olarak yasama organı yönünden de tek meclis sistemini savunuyoruz..”

    ECEVİT: BAŞKANLIK TEHLİKELİDİR

    Merhum Başbakan Bülent Ecevit de, başkanlık sistemine ilişkin şunları söylemişti:

    "Demokratik ve Parlamenter sistem, Türkiye için idealdir..

    Allah, Türkiye'yi benzer bir yönetim sisteminden korusun, Başkanlık sistemi, Türkiye için çok tehlikeli olur.."

    YAZICIOĞLU: BİR TERCİH YAPILMALI

    Eski BBP Genel Başkanı merhum Muhsin Yazıcıoğlu da bir gazeteye verdiği röportajda Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini savunduklarını bildirmişti..

    Yazıcıoğlu, sistem değişikliğine ilişkin, şunları ifade etmişti:

    "Parlamenter sisteme göre Cumhurbaşkanı’nın yetkileri çok fazla..

    Başkanlık sistemine göre yetkileri çok az..

    Bunu da yerli yerine oturtmak gerekiyor..

    Tercih yapılmalı, Başkanlık sistemi mi, parlamenter sistem mi?

    Biz başkanlık sistemini savunuyoruz.."

    DÜNÜ BUGÜNÜ YARINI DÜŞÜNÜN

    Dikkat ettiniz mi?

    Türkiye’yi yönetenlerin hemen hepsi,  “kuvvetli, adil ve hızlı bir icra için Başkanlık sistemi şart” diyor..

    Şimdi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, “Türkiye’nin en güçlü devletler arasında yerini alabilmesi için önünün açılması, önünün açılması için de ülkenin yönetim sisteminin değişmesi, yönetenlerin denetlenebilir olması gerekiyor” diyor..

    Ve bu nedenle de Cumhurbaşkanlığı (yani Başkanlık) sisteminin şart olduğunu söylüyor..

    Bir tek Ecevit “tehlikeli” olarak nitelemiş, tıpkı bugün CHP’lilerin nitelediği gibi..

    Ama CHP’li vekil Zülfü Livaneli de, “Başkanlık sistemi”ni savunmuştu..

    Şöyle düşünün;

    “Bu ülkeyi yönetenler, ‘devlette hizmetlerin daha hızlı, daha adil ve kuvvetli olması için bu sistem şart’ diyorlarsa, bir bildikleri vardır..”

    Karar sizin..