Gazze’de 38 binden fazla masum sivilin katledildiği saldırılar devam ederken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, saldırıların başladığı günden beri kısmen ertelenen üç davada rüşvet, dolandırıcılık ve güveni kötüye kullanma suçlamalarıyla karşı karşıya.
Gazze saldırıları nedeniyle yaşanan gecikmenin ardından, geçtiğimiz günlerde Kudüs Bölge Mahkemesi, Netanyahu'nun aralık ayına kadar üç yolsuzluk davasında ifade vermeye başlaması gerektiğine karar verdi.
Yolsuzluk davasından kurtulmanın yolu: Katliam
Netanyahu ve avukatları Gazze ve Lübnan sınırındaki ulusal güvenliği etkileyen olaylardan dolayı davanın ertelenmesini istiyordu. Üstelik Başbakan ve şahitlerin dinlenmesi konusunda da mevcut durum sürekli bahane olarak kullanılıyordu.
Avukatları, Gazze'de devam eden saldırılar nedeniyle Netanyahu’nun ifadesinin 2025 yılının Mart ayına ertelenmesini talep etmiş, ancak savcılık itiraz ederek, sanığın en geç 1 Kasım'da mahkemeye çıkması gerektiğini belirtmişti.
İsrail’de zaten yükselişte olan Netanyahu karşıtı cephe, Başbakan'a doğrudan “Gazze’deki saldırıları yolsuzluk davasından kaçmak için kullanıyor” suçlamasında bulunuyor.
İsrail’in önemli gazetelerinden Haaretz de Netanyahu'nun Gazze saldırılarını, kamuoyunun dikkatini yolsuzluk davalarından dağıtmak için kullanabileceği yorumunu yapıyor.
Maariv Gazetesi ise Gazze’de binlerce masum sivilin öldürüldüğü saldırıların İsrail iç siyasetini dizayn etmek için kullanıldığını belirtiyor. Maariv, Netanyahu’nun Gazze saldırılarını, yolsuzluk davalarının kamuoyundaki popülaritesinin düşürülmesi ve siyasi baskılardan kaçmak için bir araç olarak kullandığını öne sürüyor.
Yine İsrail’in önde gelen televizyon kanalları Kanal 12 ve Kanal 13’te de Netanyahu ve avukatlarının asıl amacının yolsuzluk davalarını gölgede bırakmak olduğu yorumları yapılıyor.
İsrail kamuoyundaki bu yorum ve iddiaları Netanyahu’nun avukatları mahkemede teyit ediyor.The Times of Israel'e göre Netanyahu'nun hukuk müşaviri Amit Hadad, geçtiğimiz günlerde görülen bir duruşmada, "Denemeye çalışıyoruz ancak başbakanla oturup soru sorma ve geri bildirim alma yeteneğimiz açısından çok zorlu bir dönemden geçiyoruz" dedi.
“Savaş sonlanırsa Netanyahu’nun siyasi hayatı da biter”
7 Ekim’den bu yana 3 milyondan fazla Filistinlinin yaşadığı Gazze, büyük bir yıkıma uğradı. Netanyahu liderliğinde kurulan savaş kabinesi, dünyanın gözleri önünde 38 binden fazla masum sivili öldürdü.
Gazze içinde göç eden siviller, güvenli denilen bölgelerde vuruldu. Bugün hala dünyanın gözleri önünde katliamlar devam ediyor. Netanyahu ve İsrail, Güney Afrika’nın açtığı soykırım davasında yargılanırken, dünya genelinde moral üstünlüğünü kaybettikleri herkes tarafından kabul ediliyor.
Peki, o zaman katliamlar neden devam ediyor?
Bu sorunun cevabı İsrail iç siyasetinde saklı. İsrail’de son yıllarda sık sık tekrarlanan seçimlerde istikrarlı bir hükümet kurulamazken, Netanyahu’nun kurduğu hükümet aşırı sağ Yahudi partilerini içerisinde barındırıyor.
Bu küçük aşırı sağ Yahudi partiler, kendilerine göre “olası bir taviz” durumunda hükümetten desteği çekme tehdidinde bulunuyorlar. Başbakan Netanyahu ile aşırılık konusunda fikir birliği içerisindeki bu partiler, Gazze’deki katliamlar vesilesiyle seçmenlerini konsolide ediyor.
Tıpkı Netanyahu gibi bu partiler de siyasi gelecekleri için aşırı sağcı Yahudilerden alacakları oyu oldukça kritik görüyor. Zaten içerideki yolsuzluk davalarıyla yıpranan Netanyahu, saldırıları sürdürerek siyasi kariyerine can vermeye çalışıyor.
Al Jazeera’ye konuşan Filistin Ulusal Girişim Hareketi Genel Sekreteri Mustafa Bergusi’ye göre de Netanyahu Gazze saldırılarının 2024’ten sonra bile devam etmesini istiyor.
Netanyahu’nin siyasi geleceğinden daha önemli hiçbir şey görmediğini belirten Bergusi, “Savaşın bitmesi Netanyahu’nun siyasi kariyerinin de bitmesi demek” diyor.
Netanyahu 3 ayrı yolsuzluktan yargılanıyor
İsrail Başsavcısı Avichai Mandelblit, 21 Kasım 2019'da Netanyahu hakkında üç ayrı yolsuzluk dosyasında, "Rüşvet, emanete ihanet ve kişisel amaçlar için görevi kötüye kullanma" suçlamalarıyla dava açılmasını talep etmişti.
Görevdeyken yargılanan ilk İsrail Başbakanı olarak tarihe geçen Netanyahu'nun ilk duruşması 24 Mayıs 2020'de Kudüs Bölge Mahkemesi'nde görüldü.
Yolsuzluk soruşturması kapsamında, Shaul Elovitch’in sahibi olduğu “Bezeq” isimli telekomünikasyon şirketinin bünyesinde yer alan “Walla News” adlı internet sitesinde, Netanyahu ailesinin lehine haberler yapılması karşılığında şirkete 276 milyon dolar değerinde mali imtiyaz sağlamak suçlaması dikkati çekiyor.
Netanyahu’ya yöneltilen suçlamalar arasında İletişim Bakanlığı Genel Müdürü Avi Berger yerine seçim kampanyalarını da yürüten Shlomo Filber’i getirmek suretiyle Shaul Elovitch lehine hukuka aykırı olarak hükümet politikası yürütmek de yer alıyor.
Rüşvet ve görevi kötüye kullanma kapsamında ele alınan dosyada ise İsrailli Hollywood film yapımcısı Arnon Milchan ve Avustralyalı milyarder James Packer’dan hediye adı altında 283 bin dolar değerinde şampanya, puro, mücevher ve uçak bileti aldığı iddia ediliyor.
İddianamede hediyelerin Netanyahu’ya siyasi fayda temini karşılığında verildiği yönünde yeterli delil olduğu belirtiliyor.
Ayrıca, Yediot Ahronot gazetesinin sahibi Arnon Mozes ile Netanyahu’nun, gazetenin yayın politikasının Likud lideri lehine olması karşılığında rakip Israel Hayom gazetesinin rekabet gücünü azaltmaya yönelik yasal düzenlemelerin hükümet tarafından geçirilmesi konusunda anlaştığı da iddialar arasında.
Yargılama sonunda suçlu bulunması halinde 10 yıla varan hapis cezasına çarptırılması muhtemel olan Netanyahu, hakkındaki üç ayrı davadaki suçlamalar karşısında masumiyetinde ısrar ediyor ve iddiaları kabul etmiyor.