İsrail, katliamlarını sahte videolarla gizlemeye çalışıyor

İsrail, dünyanın gözü önünde Gazze'de katliam yapıyor. Daha sonra katliamını gizlemek için sahte videolar hazırlayıp servis ediyor.

Bunun son örneği Gazze'deki El-Ehli Baptist Hastanesi saldırısında yaşandı.

İsrail, sahte görüntüler ile saldırıyı Hamas yapmış gibi göstermeye çalıştı.

İletişim Başkanlığı gerçeği kanutlarıyla ispat etti

İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, bu algı oyununu anında ifşa etti, saldırıyı İsrail'in yaptığı gerçeğini görselleriyle kanıtladı.

 

İsrail Dışişleri Bakanlığı ve İsrail devlet hesaplarından paylaşılan fotoğraflarla ilgili, "Bunlar Hamas tarafından işkence gören, öldürülen ve yakılan çocukların dişleri" iddiası doğru değildir.İddiaya konu fotoğrafları inceleyen uzmanlar, kökleri görünen dişlerin kök yapısı… pic.twitter.com/MbQJXrSc1P

— Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (@dmmiletisim) November 1, 2023

Sonraki günlerde Amerikan Gazetesi New York Times da yaptığı araştırma ile İsrail'in iddiasını yalanladı.

Katledilen bebeklerle alay ediyorlar

İsrail'de benzer bir kampanya sosyal medyada da yürütülüyor.

TikTok, Instagram gibi paylaşım sitelerinde Filistinlilerin öldürüldüğü görüntülerle dalga geçiliyor. Daha da ileri giden bazı kullanıcılar sahte videolar hazırlayıp gerçek katliamları tiyatroymuş gibi gösteriyor. Bu videolarda katledilen bebeklerle dalga geçiliyor.

İsrail askerleri de bu videoları hesaplarından paylaşıyor.

İsrail'in bu yalan haber yayma stratejisi elbetteki yeni değil. Bunun en çarpıcı örneği 30 Eylül 2000 tarihinde İkinci İntifada günlerinde yaşandı.

İsrail 11 yaşındaki Muhammed'in öldürülmesini 'sahte haber' diye paylaştı

İsrail, 11 yaşındaki Muhammed ed-Durra'yı babasının kucağında şehit etti. Görüntüler dünya çapında infial yarattı.

İsrail, gelen tepkiler üzerine bu görüntülerin bile sahte olduğu iddiasını yaymaya başladı. "Pallywood" adlı bir belgeselde sahte görüntüler ile katliamın gerçek olmadığını savundu. Ancak 2014 yılında İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu bile bu katliamı yaptıklarını itiraf etmek zorunda kaldı.

Bu algı operasyonu, İsrail'in geleneksel dezenformasyon politikalarının bir parçası...

İsrail'in 'hasbara' politikası

İsrail, katliamlarına ait kanıtları yalan haberlerle itibarsızlaştırmak istiyor. Tam bu noktada İsrail'in savunma politikaları içerisinde yer alan "hasbara" kavramı dikkati çekiyor.

Bir tür 'İsrail yanlısı propaganda' anlamına gelen hasbara, yalan haber stratejilerini içeriyor. Bu stratejinin bir parçası olarak İsrail televizyonlarında Filistinlilerin katledildiği videolar inceleniyor. Bu programlarda Filistinlilerin öldürüldüğü görüntüler için “kan daha koyu renk olur” gibi ifadeler kullanılıyor.

Öyle ki bazı programlarda şehit edilen Muhammed ed-Durra için "aslında ölmedi" şeklinde yalanlar bile dile getiriliyor.