Veriler durgunluğun boyutunu gösterecek

Veriler durgunluğun boyutunu gösterecek

Korona virüsü ekonomik aktivite üzerinde baskısını giderek daha fazla hissettirirken geride bıraktığımız haftada gerek öncü PMI rakamları gerekse ABD haftalık işsizlik maaşı başvuruları söz konusu baskının makroekonomik verilere de yansımaya başladığını net bir şekilde gösterdi. Yeni haftada da piyasaları benzer bir tablo bekliyor. Öyle ki, küresel ölçekte açıklanacak olan PMI rakamlarının yanında ABD’den gelecek ISM verilerinin ekonomideki zayıflığı bir kez daha yansıtması bekleniyor. Benzer şekilde ABD Mart ayı istihdam rakamlarının da son dönemlere kıyasla çok daha zayıf bir tablo ortaya koyması şaşırtıcı olmayacaktır. Verilerin zayıf gelmeye devam etmesi ise gerek merkez bankalarının gerekse hükümetlerin daha fazla adım atılabileceği yönündeki beklentilerin artış göstermesine neden olabilir.

BEKLENTİLERİMİZ

Borsa İstanbul 90 binden uzaklaşmamaya çalışıyor. Borsa İstanbul geride bıraktığımız haftada dalgalı bir seyir izlemiş olsa da Fed başta olmak üzere merkez bankalarının küresel ölçekte attıkları adımlar ve hükümetlerin korona virüsünün etkileri ile mücadelede daha fazla rol alacağı beklentisi haftalık bazda güçlü sayılabilecek bir kapanış görmemizi sağladı. Teknik açıdan bakıldığında ise son işlem gününde gerçekleşen değer kaybına karşın endeksin son sekiz yılın trend desteğinin üzerinde tutunuyor olmasını pozitif buluyoruz. Buna karşın 90 bini tabana dönüştürme çabası ise şimdilik sonuç vermiş değil. Hafta boyunca bu yöndeki olası çabaların ne yönde sonuçlanacağını izleyeceğiz.

EUR/USD 1,10’un üzerinde tutunuyor.

Gerek Fed’in attığı adımlar gerekse ekonomiye destek paketinin Kongre’den onay alması paritenin güçlü bir destek bularak 1,10’un üzerine yükselmesini sağladı. Ancak önceki bültenlerimizde de sık sık dile getirdiğimiz gibi 1,11 civarında önemli direnç noktalarının bulunması bu bölgenin üzerine doğru yapılan denemelerin ilk etapta sonuçsuz kalmasına neden oldu. Hafta içinde ISM rakamları başta olmak üzere ABD’den gelecek verilerin zayıflık içermeye devam etmesi durumunda ekonomiye destek için daha fazla adım atılabileceğine dair beklentiler artış gösterebileceği için bunun paritede değer kazanma çabalarını desteklemesi beklenebilir.

TL yön arayışını sürdürüyor.

Geçtiğimiz hafta boyunca net bir yön tayin etmekte başarılı olamayan USD/TL ağırlıklı olarak 6,40-6,50 bandında dalgalandı. Kurun yurtiçi kaynaklı bir gelişmeden ziyade büyük ölçüde küresel risk iştahının çizdiği patika doğrultusunda hareket ettiğini düşünürsek yeni haftada da farklı bir tablo görmeyi beklemiyoruz. Bu noktada verilerin ne ölçüde zayıflık göstereceği ve ekonomiye daha fazla destek verileceğine yönelik beklentilerin ne derece karşılık bulacağı gibi unsurlar TL’nin performansına da etki edebilir. Teknik açıdan ise 6,40-6,50 bandının kırılıp kırılmayacağını takip edeceğiz.

Tahvil faizleri enflasyon rakamını bekliyor.

Yılın ilk çeyreğinde baz etkisinin aleyhte olması nedeniyle 12 aylık enflasyon %12,37’ye yükselmişti. Mart ayında baz etkisinin lehte olması nedeniyle daha düşük bir rakam görmeyi bekliyoruz. Tarihsel ortalamalar ile geçen yıl gerçekleşen rakamları kıyasladığımızda ise enflasyonun yılın geri kalanında yatay/aşağı yönlü bir eğilim sergileme potansiyelini çok daha yüksek buluyoruz. Özellikle yaz aylarında güçlü baz etkisinin devreye girmesiyle enflasyonun yönünü aşağı çevirmesini ve TL’de daha fazla değer kayıpları görülmez ise yıl sonunda %10’a yakın bir değer alınmasını bekliyoruz.

Ons altın 1600 doların üzerinde tutunuyor

Fiziki altın ihtiyacının karşılanmasında yaşanan sıkıntılar ons altının zaman zaman 1640 doların üzerine yükselmesini sağlasa da bu tip yükselişlerin kalıcı olamadığını görüyoruz. Buna karşın haftalık bazda bakıldığında altının son dönemlerin en güçlü değer kazanımlarından birine imza atması dikkat çekiyor. Bu noktada korona virüs ile mücadele kapsamında küresel likiditenin bollaşmasının altına pozitif yansıdığını söylemek yanlış olmaz. Ayrıca güvenli liman algısı çok fazla çalışmıyor olsa da belirsizliklerin sürmesi de altına yönelimi destekleyen bir zemin yaratıyor.


Kaynak:ÜNLÜ Menkul Değerler A.Ş.
Hibya Haber Ajansı